Fazla Tamlama, Dayanıklılık antrenmanlarında kalp debisi MaxVo2 , EKG
1. Tekrar Yüklenme Yöntemi
Tekrar yüklenme yöntemi
organizmaya oldukça fazla yük bindirecek şekilde bir yüklenmedir şiddet kısmına
baktığımızda %85-100 gibi bir rakamlar görürüz örnek verecek olursak fitness
sporuyla uğraşan bir kişi bench press çalıştığı zaman bir defada kaldırdığı
ağırlığı düşünerek örnek 70kg bu kişinin o anda 60 kg gibi bir ağırlığı
kaldırdığını düşünelim yani sınırlarımız baya yüksek bu tip yüklenmede kapsam
çok az tutulur yani 1-2 tekrar yapılacak şekilde olur çünkü ağırlıklı olarak
fizyolojik parametrelere baktığımızda enerji sistemi olarak Creatin Fosfat
sistemi kullanılır yani kaslarda sınırlı olarak bulunan bir maddenin ( 0.3-0.6)
mol enerjisi de kısa süreli olacaktır dinlenmeye baktığımızda dinlenme süreleri
uzun tutulmaya çalışılır çünkü organizmaya binen yük oldukça fazla olduğundan
bunu takiben Creatin Fosfat gibi depoların yenilenmesi için dinlenme pasif
verilir bu sayede toparlanma sağlanır ve bir defa ki yüklenmeye organizma hazır
duruma gelir.
1.1. Temel İlke
Şiddet: %85-100
Kapsam: Çok az
Süre: Kısa
Dinlenme Süresi: Tam
Dinlenme (2-3 dakika) (Sedanter ve Sporculara göre değişir)
1.2. Dikkat Edilecek Noktalar
Tekrar yöntemini
uygulamak için öncelikle kişinin 1 defadaki maksimum kaldırabileceği ağırlı
bilmemiz gerekir ki ona göre bir şiddet uygulayabilelim örnek 1RM'si 100 kg
olan bir kişinin tekrar yüklenme yöntemiyle kaldırabileceği ağırlık %90 lık bir
oran alırsak 90 kg olacaktır bununla paralel olarak kapsam da biraz artabilir.
1.3. Geliştirilen Özellikler
- Maksimal Kuvvet
- Maksimal Sürat
- Süratte Devamlılık
1.4. Toparlanma
Tekrar yüklenme
yönteminde özellikle şiddeti yüksek kapsamı az olan bir yüklenme yöntemi olduğu
için ağırlıklı olarak tip 2 kas grubu dediğimiz beyaz kas lifleri çalışır ve bu
kas grupları hızlı kasılan ve çabuk yorulan bir kas grubudur aynı zamanda motor
üniteden ateşlemenin oldukça fazla olduğu bir antrenman yüklenmesidir. Bu tarz
yüklenmelerde özellikle kas hasarı çok fazla olduğundan dolayı toparlanmada
aynı oranda geç olacaktır özellikle antrenmandan sonra yani tekrar yüklenme
yönteminden sonraki beslenme menümüzde biraz daha protein ağırlıklı bir menü
olması oluşan kaslardaki hasarların yenilenmesi için bize yararlı olacaktır
tabi protein alırken buradaki antrenman şiddetine göre de kg başına düşen gr
miktarını iyi ayarlamak gerekir (1.2-2.0 gr) gibi bu olay bizi fazla tamlamaya
doğru götürecektir. Özellikle kuvvet antrenmanlarından sonra kriyoterapi
dediğimiz son zamanlarda popüler olan bir yenilenme yöntemi kullanılabilir
böylece kaslardaki damarlarda vazokonstrüksiyon olarak bir nevi kısa süreli
analjezik etki yapabilir. Bir başka yöntem olarak sıcak soğuk kontrast
banyoları da yapılabilir buradaki amaçta damarlardaki vazokonstrüksiyon ve
vazodilatasyon sağlayarak oradaki difizyonu arttırmak böylece toparlanma sırasında
daha hızlı bir yol kat edilmesini sağlamaktır. Özellikle takım sporlarında
uğraşanların tekrar yüklenme yöntemlerinden sonra kaslarda biriken laktik asiti
uzaklaştırmak için kinoterapi gibi yöntemler uygulanabilir Tekrar yüklenme
yönteminden sonra tam dinlenmeden ziyade aktif dinlenme sağlanması toparlanma
açısından laktik asiti daha hızlı şekilde atacaktır. Burada ayrıca uykuda çok
önemli bir faktör sağlamaktadır gece karanlık bir ortamda yatarak melatonin
hormonunun daha verimli salgılanmasına yol açarak growth benzeri hormonların
salgılanması ve ayrıca toparlanma açısından kas miyofibrillerinin yenilenmesini
daha sağlıklı yapacaktır. Tabi bunun için önemli olan bir faktörü de unutmamak
gerekir sirkadian ritim dediğimiz vücudumuzun biyolojik ritmi bizim için çok
önemli bir parametredir toparlanma sırasında uyku saatlerimizi sirkadian
ritmimize göre ayarlamak yaptığımız antrenmandan daha fazla verim almamızı
sağlar.
2. FAZLA TAMLAMA (OVER COMPENSATION)
Uyum sağlama süreci
uyarılma ve tamamlama ile yıpranan ve yenilenme arasındaki sürekli bir
değişimin sonucudur. Bu sürekli değişim fazla tamlama yada süper kompenzasyon
döngüsü olarak tanımlanır.
Fazla tamlama yılın en önemli yarışması için fiziksel
ve psikolojik odaklanma sağlamak amacıyla organizmanın çalışmasının ve tekrar
yenilenmesinin biyolojik kaynakları ile ilişkildir.
Grafiğe baktığımızda
grafikte aşamaları inleceleyelim:
1 - Yüklenme ve
antrenmanla verilen uyaranlar sonucu organizmanın güç yeteneği düşer ve
yorgunluk ortaya çıkar.
2 - Enerji harcaması
karşılanarak organizma yeniden toparlanır ve başlangıç noktasına erişir.
3 - Artan sportif
beceri ile birlikte vücut kendini tam olarak tamamlar ve normal performans
değerinin üstüne çıkar.
4 - Süper tamlama
evresinde uygun zamanda tekrar antrenman uyarısı verilmezse geri dönüşüm
görülür ve 3. evrede kazanılan yüksek performans değerleri normale döner.
Burada dikkat edilecek
noktalardan birisi antrenmanlara ara vermek düzenli güç gelişimini engeller ve
gelişim hızını da olumsuz etkiler. Bu nedenle yüklenmeler arası çok uzun aralar
verilmemelidir. Bu bakımdan genç ve gelişmekte olan sporcuların düzenli olarak
antrenman yapmaları önerilir.
Aşağıdaki uzun, kısa ve
gereken aralıklarla yapılan yüklenmelerin oluşturulduğu şekiller sunulmuştur.
1. Şekile baktığımızda
antrenmandan sonraki ara diğer resimlerle karşılaştırıldığı zaman fazla
verilmiş bununla paralel olarak süper tamlama olayı biraz daha gecikerek
kendini göstermiştir.
2. Şekile baktığımızda
ise 1. resime göre daha geç bir süper
tamlamanın olduğunu görüyoruz burada ise aslında süper tamlama gerçekleşemiyor
3. Şekil bütün resimler
içindeki olması gereken en ideal durumdur belirli bir egzersiz şiddetinden
sonraki fazla tamlama olayı antrenmanın sıklık ve şiddet kombinesiyle paralel
olarak gayet olumlu neticeler vermiştir günden güne süper tamlama olayı
gelişmiştir.
Fazla tamlama olayını
tam olarak yapabilmek için egzersiz fizyolojisindeki bazı olayları bilmemiz
gerekir özellikle antrenman türü ve yüklenme yöntemlerinde hangi enerji
sistemlerinin çalıştığı ve bu enerji sistemlerinin kaç dakika sonra yenilendiği
oluşan oksijen borçlarının miyoglobin oksijenasyonu, fosfojen borçlanması, la
asit atım hızı bunları bilmek antrenör tarafından sporcuların fazla tamlama
dediğimiz parametreyi sağlıklı olarak yarışma sırasında gerçekleştirmesini
sağlar. Özellikle şiddetli egzersizler sonrasında kas hasarlarındaki ağrıların
hızlı toparlanması ve fazla tamlamanın hızlı bir şekilde olması için kalp
debisini arttırarak venöz dönüş dediğimiz starling yasası olarak da geçer venöz
dönüşü hızlandırmak ve buradaki kaslardaki difüzyonu hızlandırarak bir nevi kas
hasarlarını yenilenmesini hızlandırmaktır bunu nasıl yaparız derseniz
hamamlarda özellikle yüksek sıcaklık olduğu için KAH hızı artar ve kalp
debiside artar ve venöz dönüş hızlanır böylelikle kaslarda ve dokularda daha
fazla difüzyon sağlanır. Bir önceki konuda bahsettiğimiz sirkadian ritm fazla
tamlama olayında aslında şeytan ayrıntıda gizlidir olaylarından birisidir
sirkadian ritimi antrenman saatleri ve toparlanma saatleriyle kombine şekilde
ayarlamak gerekir ve yarışma zamanı sporcuların fazla tamlama döngüsünün en
yüksek olduğu gün ve saat aralıklarını iyi ayarlamak gerekir. Burada dikkat
etmemiz gereken bir başka nokta ise merkezi sinir sistemindeki yorgunluklar
normal fiziksel yorgunluklara göre toparlanma süreleri daha uzundur fazla
tamlama döngüsünde özellikle psikolojik olarak ta merkezi sinir sisteminin
toparlanmasını da sağlıklı bir şekilde yapmak gerekir bunu antrenörlerin
bilmesi sporcu sağlığı açısından çok önemli olacaktır özellikle antrenman
sonrası sporcunun sosyal aktivitelere katılması sporcunun psikolojik fazla
tamlamasını da sağlamış olacaktır. Spor branşlarına göre de fazla tamlamanın
değişeceği unutulmamalıdır buradaki temel faktör yapılan antrenmanların aerobik
ve anaerobik metabolizmalardaki yenilenme süreleri.
Süper tamlama sonuç olarak antrenman bilgisinde
kalp görevi görmektedir bir antrenörün bütün çalışmalarının ve yarışma
esnasındaki başarısının arkasındaki yatan olay SÜPER TAMLAMADAN
kaynaklanmaktadır.
3. Dayanıklılıkta Max.VO2 Yanı sıra Kalp Atım Volümü
Önemli Midir?
Dayanıklılık
egzersizlerinin temel iskeletini incelediğimizde ağırlıklı olarak aerobik
enerji sistemi devrededir. Uzun süreli oksidasif olarak çalışabilmekte
fizyolojik olarak incelendiğinde mitokondrial büyüklük, kalp debisi, MaxVO2, Vital
kapasite, Pulmoner Difizyon kabiliyeti, Frank-Starling Yasası, vücudun aerobik
enerji sistemini ne kadar kaliteli kullanması gibi parametreler çıkmaktadır.
Dayanıklılık sporları
özellikle kapsamı çok fazla şiddeti düşük bir aktive olduğu için kardiovasküler
sisteme burada çok fazla görev düşmektedir. Konu başlığımızdaki MaxVO2
dediğimiz olaya baktığımızda bireyin kg başına maksimum oksijen tüketimine
karşılık gelmektedir. Formül olarak ifade edecek olursak ml/kg/dk 'dır.
Dayanıklılık egzersizlerinde özellikle maksimum oksijen tüketimi listenin en
başında yer alan bir özelliktir.
Kardiovasküler
sistemin amacına baktığımızda akciğerlerdeki oksijeni dokulara göndermek ve
oluşan CO2 uzaklaştırmaktadır. Egzersiz şiddeti arttıkça kasların oksijen gereksinimleri
artmaktadır. Özellikle dayanıklılık sporlarında uzun süre oksidasif aerobik
enerji sistemlerini kullanabilmek için kasların oksijenle beslenmesi gerekir
burada yukardaki paragrafta bahsettiğimiz maxVO2 parametresi oldukça önemli bir
yer ediniyor bireyin kg başına tüketebileceği maksimum oksijen miktarı ne kadar
fazla ise o kadar daha fazla oksidasif aerobik enerji sisteminde dayanıklılık
türü egzersizler iyi performans gösterecektir.
Peki burada kalp atım
volümünün ne gibi bir rolü vardır birazda bunu inceleyelim. Kalp debisine
kalbin dakika volümü adı da verilmektedir. Kalp debisi kalbin bir dakikada
pompalayabildiği kan miktarıdır.
3.1. Kalp Debisi
Atım
Hacmi * Kalp Atım Hızı : Litre/dakika
70mlt*70 atım/dk: 4.9 litre/dakika
Formülden de
gördüğümüz gibi bireyin 1 dakikadaki kan miktarı 4.9 litre gibi bir değer
vermektedir. İyi antrene edilmiş performans sporcularında atım hacminin
istirahatte 80-120 mlt gibi bir düzeyde olduğu ve egzersizde 120-150ml'ye
ulaşarak kalp debisinin 42lt/dk'ya kadar arttığı görülmektedir. Egzersizde
sporcu olmayanlarda kalp debisi 4 kat artarken, aktif sporcularda 7 kat
artabilmektedir.
Sporcularda MaxVO2 'nin yüksek oluşunun en
önemli etkeni olan kalbin atım hacmi ne kadar yüksek ise MaxVO2' de o derece
yüksek olmaktadır.
Yani buradan şunu
çıkartabiliriz ki bireyin MaxVO2'si ne kadar yüksekse bireyin aslında kalp atım
hacminin de o kadar yüksek olduğunu gösteriri MaxVO2'Yİ MaxVO2 yapan olay bireyin kalp atım hacmi ve debisidir.
Kalbin fizyolojik olarak incelediğimizde kalp diyastol sırasında kalple dolar
ve perifere kan göndermek için ventriküler kasılma kanı dokulara doğru fırlatır
bu olay egzersiz sırasında çok daha şiddetli bir şekilde olmaktadır buradaki en
önemli faktör Starling Yasası dediğimiz
olaydır egzersiz sırasında venöz dönüş hızlanmakta ve diyastol sırasında kalp
daha fazla kan doldurmaktadır dolan bu kan basınçlı bir şekilde perifere
gönderilmek üzere ventriküler kasılma gerçekleşir yani prensip olarak ne kadar
fazla kan gelirse venlerden o kadarda dokulara fazla kan pompalanır olayı
yatmaktadır. Kalp bir atımında ventrikül kasılma sırasında ortalama sedanter
bireylerde 70ml kan fırlatmaktadır kalbin 1 dakikada ki atım sayısı da ortalama
70 olarak farz edersek 1 dakikada perifere gönderdiği kan miktarı kalp debisi
formülünden hesaplarsak 4.9 litre kan eder dayanıklılık egzersizlerinde uzun
süreli aerobik olarak çalışmak kalpte dilatasyon dediğimiz kalbin etrafının
büyümesine yol açıyor ayrıca ventrükler kas kitlesindede artış sağlıyor böyle
olunca teşbihte hata olmasın küçük bir banyo kuvvetine küçük bir taş mı atsak
daha fazla su sıçrar yoksa büyük bir taş mı atsak daha fazla su sıçrar ?
sorusunu sormamız bizi cevaba götürecektir buradaki cevap büyük taş attığımız zaman
etrafa daha fazla su sıçrar aynı şekilde kalbin çalışma prensibide dilastasyon
dediğimiz olayda kalbin etrafındaki hacmin genişlemesi ve ventriküler kasın
hacminin büyümesi buna sporcu kalbide denir etrafa 1 atımda daha fazla kan
gönderilmesini sağlayacaktır ortalama bir sporcunun ventriküler kasılma
sırasında perifere gönderdiği kan hacmi 80 ile 120 mlt arasındadır. Tabi biraz
daha irdelersek kalbin büyümesinden dolayı diyastol sırasındaki kalbin kan alım
hacmi artacaktır.
Aşağıdaki fotoğrafta gördüğümüz gibi spor
branşlarına göre de diyastol sırasındaki son karıncık iç hacminde değişiklikler
görülmektedir.
Özellikle Dayanıklılık sporcuların diyastol sonu
sol karıncık iç hacimleri diğer spor branşlarına göre fazlalık göstermektedir
!!!
Başka bir perspektiften
olaya bakarsak bu sefer sol karıncık kası dediğimiz ventriküler kas
kitlesininin ve hacminin artmasının spor branşlarına göre değişiklik
göstermektedir.
Aşağıdaki resime
baktığımızda
Sonuç olarak yukarıdaki tablo incelendiğinde
dayanıklılık antrenmanlarının sol karıncık hacmini, güç ve kuvvet
antrenmanlarının kalp kaslarında hipertrofiyi geliştirdiği GÖRÜLMEKTEDİR !!
3.2. BİR BAŞKA BAKIŞ AÇISI ELEKTROKARDİOGRAM
[EKG]
Yukarıdaki şekilde
görüldüğü gibi EKG sırasında kalbin elektriksel dalgalarının gelen elektrik
sinyaline göre değerleri gösterilmektedir. Kalp bilindiği üzere kasılmayı
sağlayabilmek için bir elektrik sinyaline ihtiyaç duyar bu elektrik değeri
-90mv dan +20 mv geldiği sırada kalpte kasılma için faaliyetler başlamaktadır.
Bu elektrik sinyalini başlatan olay sinoatriyal düğüm, A-V düğüm dediğimiz
atriyoventriküler düğüm ve son olarak purkinje lifler vasıtasıyla
sağlanmaktadır.
P dalgasına
baktığımızda sinoatriyal düğüm sinyali A-V düğüm ve purkinje liflerde başlayan
elektrik sinyalleri atriyum bölgesinde kendisini göstermektedir.
QRS dalgasında ise bu
elektrik sinyallerinin kasılmanın sağlanması için ventriküler bölgeye geçisini
gösterir ve depolarizasyon dediğimiz elektrik voltajının -90mv dan +20mV yükseldiği bölgeyi gösterir ve bu
bölgede ventriküler kasılma gerçekleşerek kan perifere gönderilir.
T dalgası ise
ventriküler kasılma sonrası repolarizasyon evresini gösterir venöz dönüş sonrası
diyastol sırasıda denilebilir kalp gevşeme halindedir sodyum ve kalsiyum
kapıları kapanmış haldedir.
Dayanıklılık
egzersizlerinde özellikle kalp debisinin gelişmesiyle birlikte EKG dediğimiz
olayda da özellikle RQ noktasında aşırı derecede bir artış olduğu
görülmektedir. RQ seviyesindeki yükseklik perifere giden kan hacminin de
artmasına neden olmaktadır.
Son olarak konuya
açıklık getirirsek egzersizde kasın yaptığı iş nedeniyle oksijen tüketimi artış
gösterir. Oksijen tüketimi de kas kan damarlarını genişleterek venöz dönüşü
kalp debisini arttırır. Genç bir erkekte 5 litre/dk olan istirahat kalp debisi
genç sedanterlerde egzersizde 20-25 lt/dk iken sporcularda özellikle
maratoncularda 35-40 lt'ye kadar yükselebilmektedir. Yapılan çeşitli
araştırmalarda kalp debisinin egzersizde 6-8 kat arttığı gözlenmiştir.
Bir sporcunun kalp debisini arttırma yeteneği ve
böylece oksijen ve öteki besin maddelerinin fazla miktarda dokulara
taşınabilmesi, sporcunun ağır egzersizleri sürdürebilmesini sağlayan başlıca faktörler
olmaktadır.
3.3 Oksijen Taşıma Sistemi ve Kalp Debisi
Egzersizde kalp debisi
artışı ve kan akımının düzenlenmesi oksijen taşıma sistemi kavramı ile ifade
edilmektedir.
- Kalp Atım Hızı
- Kalp Atım Hacmi
- Arteriovenöz Oksijen
Farkı (a-VO2)'dir.
VO2: (Atım Hacmi * Kalp Atım Hızı) * (a - VO2
Farkı): LİTRE/DAKİKA
VO2 Terimi dokuya
taşınan oksijeni ifade etmektedir ve bir dakikada her bir kilogram vücut
ağırlığı başına ml/kg/dk veya bir dakikada tüketilen toplam oksijen miktarı
lt/dk olarak beilrtilmektedir.
Her 100ml arteriyal kan
20ml oksijen taşır. Her bir litre kan 200 ml oksijen taşır ve kanın toplamı
oksijen taşıma kapasitesini 5 litre kan için 5*200ml: 1 litre oksijendir.
İstirahat de ortalama oksijen tüketimi dakikada 250 ml olduğunu göre, 1
dakikada 750 ml oksijen kullanılmadan kalbe geri dönmektedir.
Maksimal bir egzersizde kalp atım sayısının 200
atım/dk , atım hacminin 80ml olduğunu düşünerek , 200*80: 16 litre kalb debisi
söz konusudur. Her bir litre kanda 200 ml oksijen taşındığına göre 200*16 : 3.2
litre oksijenin bu egzersizde taşınması söz konusudur.
Yani buradan çıkaracağımız sonuç dayanıklılık
egzersizlerinde MaxVO2'yi arrtıran faktör kalp debisiyle ilgilidir.
MİTOKONDRİAL GELİŞİM OLMADAN KALB DEBİSİ BÜYÜMEZ
!!
5.
KAYNAKÇA
- Bompa, T.O. Antrenman Kuramı ve Yöntemi Ankara
1998
- Dündar, U. Antrenman Teorisi, Bağırğan Yayınevi Ankara 1999
- Taşkıran, Y. Antrenman Bilgisi , Akademi Yayınevi Kocaeli 2007
- Dündar, U. Antrenman Teorisi, Bağırğan Yayınevi Ankara 1999
- Taşkıran, Y. Antrenman Bilgisi , Akademi Yayınevi Kocaeli 2007
- Prof. Dr. Günay M. ,Prof. Dr.
Tamer K. , Doç. Dr. Cicioğlu İ. (2013). Spor Fizyolojisi ve Performans Ölçümü. Ankara:
Gazi Kitapevi.
- Ergen, E. Demirel, H. Güner, R. Turnagöl, H.
Başoğlu, S. Zergeroğlu, A. Ülkar, B. ve Hazır, T. (2007). Egzersiz
Fizyolojisi. Ankara: Nobel Yayın Evi
J. Weineck , (2011).Futbolda Kondisyon Anrenmanı. Ankara:Spor Yayınevi ve Kitapevi
J. Weineck , (2011).Futbolda Kondisyon Anrenmanı. Ankara:Spor Yayınevi ve Kitapevi
- Açıkada,
A. ve Ergen, E. (1990). Bilim ve Spor. Ankara:Büro Tek
- Arthur
C. Guyton, Tıbbi Fizyoloji, Cilt 1, 12. Basım, Nobel Tıp Kitabevi,
sf. (1030-1034 )
Looking for gym workouts? Click: fitness moves
YanıtlaSil